İstanbul’da Sırp mafyası cinayeti: Kurbanın kimliği netleştirilemedi
İSTANBUL – Karadağ’da faaliyet gösteren Skaljeri suç örgütünün üst düzey üyesi Risto Mijanovic’in 4 yıl önce rakip bir çete tarafından kaçırılıp Sarıyer’deki bir villada işkenceyle öldürüldükten sonra gömüldüğü iddiasına yönelik davada yeni bir gelişme yaşandı. İstanbul 40’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve cinayeti işlediği belirtilen Sırp çetenin lideri Zeljko Bojaniç başta olmak üzere dört kişi hakkında açılan davada, “kurbanın kimliğinin eldeki verilerle netleştirilemediğine” dair Adli Tıp Kurumu (ATK) raporu verildiği öğrenildi.
SIRP YETKİLİLER İHBAR ETTİ
Sırp yetkililer, Türkiye’de “Ali Matic” adını kullanan Skaljeri örgütünün üst düzey yöneticisi Risto Mijanoviç’in Uskumruköy’deki bir restoranda tuzağa düşürülerek kaçırıldığı, işkence edildikten sonra 11 Eylül-10 Kasım 2020 tarihleri arasında öldürüldüğü, cesedinin bir Fiat Doblo ile taşındığı ve restoran yakınında Sırp çete lideri Zeljko Bojaniç’e ait Ormanada Villaları’nın arkasına gömüldüğünü bildirdi.
Sırp yetkililer ayrıca Türkiye’ye Mijanoviç’in işkence gördüğüne dair fotoğraflar da göndermişti. İşkence fotoğrafları Skaljeri isimli organize suç örgütü liderlerinden Jovan Vukotiç’in 8 Eylül 2022’de silahlı saldırıya uğrayarak öldürülmesi olayında tutuklanan Radoje Zivkovic’in flaş belleğinden çıkmıştı.
VİLLADA CESET BULUNAMAMIŞTI
Risto Mijanoviç’in işkence yapıldıktan sonra gömüldüğü iddia edilen Zeljko Bojanic’e ait Sarıyer’deki villada yapılan kazıda ise ceset bulunamadı. Soruşturmada bu durumun Bojanic’in villanın bodrum ve bahçe katında cinayeti kamufle etmek amacıyla kapsamlı tadilat yapması, cesedin de başka bir yere taşınmasından kaynaklandığı iddia edilmişti. Savcılıkça hazırlanan iddianamede, Radoje Zivkovic ve Zeljko Bojanic’in de aralarında olduğu dört kişi hakkında dava açılmıştı. Olaya ilişkin dava İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ederken, dava dosyasına ATK raporu eklendi.
ATK RAPORUNDA NE VAR?
Mahkeme heyeti Adli Tıp Kurumu’ndan Risto Mijanoviç’in Atatürk Havaalanı’na giriş yaptığı sırada kameralara yansıyan görüntüleri ile konutundan ayrılırken kaydedilen görüntülerini, işkence edilen kişinin görüntüleriyle karşılaştırıp aynı kişi olup olmadığı yönünde rapor istedi. Bu talep üzerine fotoğraflar üzerine inceleme yapılan ATK, görüntüleri karşılaştırdı.
‘BENZERLİKLER VAR AMA YETERSİZ’
ATK’nın incelemeye dair raporunda, “Görüntü 1’deki kişinin kafa ve yüz morfolojisi, saç yapısı, burun yapısı, genel beden yapısı yönlerinden benzerlikler görülüyor. Risto Mijanoviç’in 09.11.2020 günü ikametinden ayrılırken tespit edilen son görüntüsündeki şahsa ait görüntü örnekleri ile Atatürk Havalimanı görüntülerindeki şahsa ait görüntü örneklerinin mukayeselerinin ‘inceleme konusu medyalardaki analizi yapılan görüntü örnekleri, mukayese konusu görüntü örnekleriyle benzerlikler gösteriyor. Ancak Görüntü 2’deki kişinin yüzüne ait karakteristik yüz hat ve yapılarını temsil eden görsel bilginin yeterli düzeyde olmadığı, Radoje Zivkoviç’ten ele geçirilen flash bellekte kayıtlı Risto Mijanoviç’e ait fotoğraftaki şahsa ait görüntü örnekleri ile Atatürk Havalimanı görüntülerindeki şahsa ait görüntü örneklerinin mukayeselerinin inceleme konusu medyalardaki analizi yapılan görüntü örneklerinden elde edilen veri karar vermek için yetersizdir” denildi.
‘GÖRÜNTÜ 3 YETERSİZDİR’
Adli Tıp Kurumu, Görüntü 3’teki fotoğrafları da karşılaştırdı. ATK, Radoje Zivkoviç’e ait flash bellekten ele geçirilen fotoğraftaki kişiye ait görüntü örnekleri ile Atatürk Havalimanı’ndaki Risto Mijanoviç’e ait görüntü örneklerinde “kısmi benzerlikler gösterdiğini ancak aynı kişi olduğuna karar vermek için yetersiz olduğuna” yer verdi.
ATK: FOTOĞRAFLAR ÜZERİNDE OYNAMALAR VAR
Adli Tıp kurumu, elleri bağlı halde fotoğrafı çekilen kişi ile öldürüldüğü iddia edilen Radoje Zivkoviç’in fotoğrafını da karşılaştırdı. ATK, raporunda şu ifadelere yer verildi: “Pikselizasyon ve bloklaşmalar meydana geldiğinden orijinal görüntülere ait bir çok detayın kaybolmuş olduğu, kişinin yüzüne ait karakteristik yüz hat ve yapılarını temsil eden görsel bilginin yeterli düzeyde olmadığı anlaşılmakla, kafa ve yüz morfolojisi, postür ve genel beden yapısı yönlerinden benzerlikler görülmekle; Radoje Zivkoviç’ten elde edilen imaj export verilerindeki görüntülerdeki şahsa ait görüntü örnekleri ile Atatürk Havalimanı görüntülerindeki şahsa ait görüntü örneklerinin mukayeselerinin inceleme konusu medyalardaki analizi yapılan görüntü örnekleri, mukayese konusu görüntü örnekleriyle kısmi benzerlikler göstermekle birlikte karar vermek için yetersizdir.”
‘GÖRÜNTÜ DÜŞÜK, DETAYLAR KAYIP’
ATK, Görüntü 5’teki fotoğraflara ilişkin ise şu ifadeleri kullandı: “Kayıt kalitesi ve çözünürlüğünün (görüntüyü oluşturan piksel sayısının) düşük olduğu, pikselizasyon ve bloklaşmalar meydana geldiğinden orijinal görüntülere ait bir çok detayın kaybolmuş olduğu anlaşılmakla, burun yapısı, çene yapısı yönlerinden benzerlikler görülmekle; 06.10.2018 tarihinde Atatürk Havalimanından ülkemize girişi esnasından tespit edilen giriş fotoğraflarındaki şahsa ait görüntü örnekleri ile Atatürk Havalimanı görüntülerindeki şahsa ait görüntü örneklerinin mukayeselerinin inceleme konusu medyalardaki analizi yapılan görüntü örnekleri, mukayese konusu görüntü örnekleriyle kısmi benzerlikler göstermekle birlikte karar vermek için yetersizdir.”
İDDİANAMEDEN
İddianamede, sanıkların Kavacki suç örgütüne mensup olduklarını belirterek aralarında husumet bulunan Skaljeri suç örgütünün üst düzey konumunda yer alan Risto Mijanoviç’i pusuya düşürüp Uskumruköy’de bulunan restorana çağırdıkları ve buradan Mijanoviç’i kaçırarak yine restorana yakın mesafede bulunan Zeljko Bojaniç’e ait villaya götürdükleri anlatılıyor. Sanıkların Risto Mijanoviç’i elleri, ayakları bağlı, ağzı bantlı bir şekilde eziyet ederek öldürüp ortadan kaldırdıkları belirtiliyor.
İlk duruşmada savunma yapan villanın sahibi Zeljko Bojaniç, “Cinayetle hiçbir ilişkim yok. Kimseyi kaçırmayı, öldürmeyi düşünmedim. Öldürülen kişi bahçeme gömülmüş. Benim evime hiç gelmedi. Yok olmasıyla ilgili hiçbir bilgim yok” demişti. Sanık Radoje Zivkoviç ise kendisine ait flaş bellekte Risto Mijanoviç’in işkenceye uğradığı görüntüleri bulunduğunun sorulması üzerine “O flaş belleği avukat verdi. Karadağ’daki dava için. Onlarla hiçbir ilişkim yok. Cinayetle hiçbir ilgi ve alakam yok. Kimseyi kaçırmadım, işkence etmedim ve öldürmedim. Ölen Risto’yu tanımıyorum. Milan dışında bu dosyadaki sanıkları tanımıyorum. Villanın sahibi Zeljko’yu da tanımıyorum” diye savunma yapmıştı.
İddianamede, sanıklar Radoje Zivkoviç ve Milan Vujotiç’in ise “Eziyet”, “Birden fazla kişiyle birlikte silahla kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” ve “Tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapsin yanı sıra 4’er yıldan 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep ediliyor. Sanıklardan Hakan Kaptan’ın “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 2 yıl 6 aydan 6 yıla kadar, sanık Zeljko Bojaniç’in de “Resmi belgede sahtecilik” ve “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçlarından 4 yıl 6 aydan 11 yıla kadar hapsi isteniyor.